VİTREKTOMİ AMELİYATI NEDİR?

Vitreus; gözün merkezi kısmını dolduran, jel kıvamında şeffaf bir dokudur. Gözün hacminin yaklaşık 2/3 ünü oluşturur ve gözün anatomik şeklinin oluşmasında katkısı vardır. 

Vitreusun özel mikro-cerrahi aletlerle göz içine girilerek alınmasına vitrektomidenmektedir. Geçmişte retina hastalığından dolayı kör kalan çoğu hasta, günümüzde vitrektomi ameliyatı sayesinde iyi bir görme düzeyine sahip olabilmektedir.

Gözün arka kısmının hastalıklarında vitrektomi ameliyatı, yani vitreus jelinin cerrahi olarak boşaltılması ve yerine sıvı, hava, gaz ya da silikon yağı konulması gerekebilir. 

Sıklıkla vitrektomi gerektiren göz hastalıkları şunlardır:
* Şeker hastalarında görülen geçmeyen göz içi kanama ve retina dekolmanı gibi diabetik retinopati komplikasyonları

Retina dekolmanı ( retinada yırtık )

* Makular hole ( sarı noktada – görme merkezinde delik )

Preretinal membranlar ( retinada oluşan zarımsı yapılar )

* Göz içi kanamaları

* Göz yaralanmaları

* Göz içi enfeksiyonlar

* Daha önceki göz operasyonlarıyla ilgili problemler (retinada yırtık gelişmesi, katarakt ameliyatında lensin veya yapay merceğin göz içine düşmesi vb.)

* Göz içi yabancı cisimlerin çıkarılması

Çocukluk çağı ve bebeklerdeki kataraktlarda

* Bazı glokom (göz tansiyonu) çeşitlerinde

Vitrektomi ameliyatı lokal ya da genel anestezi altında yapılabilir. Vitrektomiameliyatında göze birkaç adet mikrocerrahi kesi ile giriş yapılır. Yapılan cerrahi kesinin uzunluğu milimetrik boyutlarda olup ameliyat göze uygulanan üç delikten yapılır. Mikrocerrahi mikroskobu ve gözün arka kısmının görüntülenmesini sağlayan özel lensler yardımı ile vitreus jelinin temizlenmesi sonrası gerekli cerrahi prosedürler uygulanır.

Vitrektomi ameliyatından hemen sonra eve dönebilirsiniz. Gözünüzü dış etkenlerden korumak için ameliyat sonrası birkaç gün ya da hafta göz koruyucu bandajla dolaşmanız daha uygundur. Ayrıca, bir süre enfeksiyona karşı koruyucu göz damlaları kullanmanız gerekir. Cerrahi sonrası ilk günler gözde rahatsızlık, ağrı, kızarıklık ve batma hissi olağan ve beklenen durumlardır. Son yıllarda geliştirilen dikişsiz vitrektomi yöntemi ile bu problemlerde oldukça azalmıştır.

Operasyon sonrası dönemde anatomik ve görme iyileşmesi, gözün görmeyi sağlayan hassas yapılarının operasyon öncesinde ne kadar etkilenmiş olduğu ile ilgilidir. Retinanın etkilenmediği göz içi kanamalarında sonuçlar oldukça olumludur. Retinanın etkilendiği durumlarda ise görme iyileşmesi sınırlı olabilir, ancak bu durumlarda en azından hastalık sürecinin devamına engel olmak, gözün anatomik yapısını, kozmetik olarak görünümünü korumak açısından cerrahi girişim önem kazanmaktadır. Özellikle merkezi retinanın etkilenmemiş olduğu durumlarda görme operasyon sonrası daha iyi seviyelere ulaşabilir.